Hadi Kolay Gelsin.
Okullar açıldı açılıyor derken ders başı yapma eski yeni bütün öğrencilerinizi kucaklama zamanı geldi. Her okulda uzun süren kurul toplantıları yapıldı. Uygulanmak için topluca kararlar alındı. “Acaba öğretmenlerin beklentileri alındı mı? Ortak bir vizyon rutinler ve kurallar belirlendi mi?” Artık her şey hazır öğrencileri bekleyebiliriz.
O gün önce evlerde bir telaş başlayacak bir heyecan bir telaş ile okula ulaşmak için yollara çıkılacak. Okulun bahçesinde büyük bir kalabalık karşılayacak gelenleri kalabalıktan çıkan uğultu bağırmalar çağırmalar korkular sevinçler hepsi bir arada bu hengame içinde çocuklar şaşkın şaşkın etraflarına bakacaklar sonra ne yapacakları nasıl yapacakları nelere dikkat edecekleri hep sıkı sıkıya tembihlenecek. O da yetmezmiş gibi biraz da aba altından sopa gösterilecek. Uğultu koridorlara oradan sınıflara dalga dalga taşınacak. Sınıfların kapıları kapanınca bahçeye ve koridorlara sessizlik çökecek.
Öğretmen bu yılın ilk dersine söylendiği gibi başlamıştır. Bugünkü ilk dersimiz demokrasi der ve her öğretmen farklı yöntemler kullanarak dersi; anlatmaya öğretmeye işlemeye başlar.
Akşam bir güzel dayak yedikten yemek yemeden uykusunu alamadan korku ve tehdit ile hazırlanan eğitim malzemesi eksik olan çocuklara nasıl anlatırsınız?
Acaba bu derse; Nasıl başlanmalı? Öğrencilerden önce velilere de mi anlatılmalı?
Öğrencilerden önce hayallerini mi anlatmaları istenmeli sonra beklentileri mi alınmalı?
Neden ulaşamayacakları mı konuşulmalı? Beklentilerine nasıl ulaşacakları mı anlattırılmalı? Rutinler mi konuşulmalı?
Sanırım kurallar yine sınıfların duvarına asılacak veya söylenecek. Yoksa ilk iki hafta kuralların oluşturulması anlaşılması öğretilmesi ve uygulanmasına mı ayrılacak?
Hadi kolay gelsin.
ilk gün ilk dersiniz demokrasi öğretmen belki açın çocuklar şu sayfadan şu sayfaya kadar sessizce okuyun sonra konuşalım diyecek.
Demokrasiyi yaşayarak mı ya da okutarak mı öğreteceğiz? karar sizin.
Tekrar kolay gelsin.