OKUL KİMİN?

Kyokulu.jpgOKUL KİMİN?
 
Öğretmenliğimin ilk yıllarında rotasyona tabi olan öğretmenlerden olduğum için belirli bir süre sonra yeni görev yerim en kısa zamanda tarafıma tebliğ edilirdi.
Tebliğ tebellüğ işlemi ilköğretim müdürü tarafından yapılır. Vedalaşma sırasında da en kısa zamanda ilişiğimi kesmemi ve yeni görev yerimde de  en kısa zamanda göreve başlamam sözlü olarak tekrar tebliğ edilirdi. Göreve başlama süresi 15 gün olmasına rağmen yeni görev yerime en kısa zaman da varır.
Göreve başlama yazımı ilköğretim müdüründen alır. Yeni görev yerime nasıl ulaşacağım konusunda yardım isterdim. Müdürlükte görevli olan hizmetli yardımcı olması için yanıma verilirdi. Ilçe sokaklarında  bir aşağı bir yukarı o köyden birini veya oraya gidecek aracı birlikte arardık. Hizmetli bulduğu şahıslara bu sizin köyün yeni öğretmeni  köye ulaşması için artık siz yardımcı olursunuz  der demez.  Öğretmenim hadi bana eyvallah der ve çekip giderdi. Köye gidecek olanlarla tanışma işini bana bırakırdı.
Bu anda hep ilkokula başladığım gün; öğretmen “Eti senin kemiği bizim”  sözü aklıma gelir. Domino oyununuda köye gitmek için bekleme zamanında öğrendim daha sonra matematik dersinde de araç olarak kullandım.
Köye genellikle güneş battıktan sonra varırdık. Muhtarın evine misafir olurdum . Güneş daha doğar doğmaz kalkılır kahvaltıdan sonra tüm ihtiyar heyeti ile birlikte okula gidilirdi .
Okul; ya köyün dışında harman yerinde ya da köyün mezarlığı yanındadır tek veya iki dersliklidir.
Görev yeptığım tüm köy okullarında ilk anda dikkatimi çeken şey kapının zaten bir kilidi olmasına rağmen demir halkalara takılı kocaman birinci asma kilit diğeri yine demirden yapılmış yaprak kilide takılmış ikinci asma kilit. Kısacası okula girmek için üç tane kilit sıra ile açılırdı.
Her muhtara okulun kapısında neden bu kadar kilit olduğunu sorduğumda gelen cevap hemen hemen hep aynıydı.
Beğendiyseniz Paylaşabilirsiniz