ŞAŞIRMAM LAZIMDI.
Tüm aile bir araya gelmiş odanın orta yerine aile fotoğraflar serilmiş herkes bir şeylere bakıyor bir şeyler söylüyor ardından da gülüşüyorlar. İlkokul fotoğraflarım ve öğretmenlikte ki fotoğraflarımı yan yana getirdiğimde arada bir fark olmalıydı. Evet fark sadece bireylerin farklı olduğuydu. Mekân düzen araçlar ve görevler aynı idi. Yıllar sonra her şeyin aynı olması biraz şaşırtıcı değil mi?
Catherina Baker – Zorunlu eğitime hayır – 1985 – kitabından bir alıntı.
Canım Yavrum
Görüşlerimi sana aktarmadan önce bir noktaya dikkatini çekmek istiyorum; eğitim bir görev değil bir haktır. Ne yazık ki akıl hocalarımız bu olaya bu gözle bakmıyorlar. Üstelik Fransa da okul zorunlu değil kaldı ki zorunlu olması benim haklılığıma gölge düşürmez. Eğitim zorunlu. İşte ben de bu yüzden sana kesinlikle hiçbir eğitim vermedim. Aslına bakarsan Fransa’da yürürlükte olan yasalar beni pek ilgilendirmiyor; küçüklerin beynini sömüren bütün bir dünya değil mi? Her yerde << insanlığın iyiliği için>>ama gerekirse zor kullanarak çocuklara bir şeyler öğretiliyor. Her yerde dünyanın bütün enlem ve boylamlarında okullar aynı kuralları uyguluyorlar: Önce seni yaşıtlarınla bir sürüye sokuyorlar sonra da birisini dinlemek zorunda bırakıyorlar oysa bu insanı sen seçmiyorsun o da seni seçme hakkına sahip değil; bu insana çeşitli yollarla senin kafan bir şeyler sokması için para veriyorlar; senin kafana neler sokulacağına da devlet karar veriyor aynı diplomalara bakarak sana toplumun içinde vereceği yeri saptıyor. Üstelik zaman ve mekân bakımından sınırlıyorlar; Örneğin yaşantını okul çağına gelmemiş diğer çocuklarla hiçbir şekilde paylaşamıyorsun.
Sizce çocuklar böyle bir okulda mutlu mudur?
Peki çocukların okulda mutlu olmaları için neler yapıyoruz?
Öğretmenler bu süreçten mutlu mudur?
Aileler çocukların aldığı eğitimden mutlu mudur?
Acaba tüm tarafların mutlu olması için neler yapılmalı?
Sizce fotoğraflardaki sınıfların fiziksel görünümü ne zaman değişir?
1964 2004